DOLAR 39,0558 0.32%
EURO 44,0768 0.03%
ALTIN 4.136,610,34
BITCOIN %
İstanbul
24°

PARÇALI AZ BULUTLU

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: “2024 yılı ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık”
350 okunma

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: “2024 yılı ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık”

ABONE OL
03/01/2025 18:47
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: “2024 yılı ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 yılı ihracat rakamlarının açıklanması programında yaptığı konuşmada, “Yılın tamamında ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık. 2024 yılı mal ihracatımız, 2023 yılına göre yüzde 2,5 oranında artarak 262 milyar dolara çıktı” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) iş birliği ile Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen 2024 yılı ihracat rakamlarının açıklanması programına katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, programdaki konuşmasında, katılımcıları selamlarken iş dünyasının, Türk milletinin, dost ve kardeş halkların yeni yılını tebrik etti.

Katılımcıların 1 Ocak itibarıyla başlayan üç aylarını da tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabb’im bizleri Ramazan-ı Şerif’e de sağlık ve afiyetle kavuştursun diyorum” ifadesini kullandı.

“GAZZE MEZALİMİ İÇİMİZDE BÜYÜK BİR YARA OLARAK 2024 SENESİ BOYUNCA DA KANAMAYA DEVAM ETTİ”

gp lastik

Gazze ve Lübnan başta olmak üzere Türkiye’nin yakın çevresinde savaşların, katliamların ve çatışmaların eksik olmadığı zorlu bir yılın geride bırakıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tüm dünyanın gözleri önünde 15 aydır devam eden ve 50 bin masumun hayatına mal olan Gazze mezalimi içimizde büyük bir yara olarak 2024 senesi boyunca da kanamaya devam etti. 2024’ün son haftalarında Suriye’ye doğan özgürlük ve adalet güneşinin 2025 senesinde savaş uçaklarının kararttığı Gazze semalarında da sökün etmesini yürekten temenni ediyoruz. Suriye’de 13 yıl boyunca olduğu gibi 7 Ekim 2023’ten beri maruz kaldıkları zulüm karşısında Filistinli kardeşlerimizi de yalnız bırakmadık. Çeşitli kanallardan gönderdiğimiz 100 bin tonluk insani yardımla Gazzeli mazlumların yükünü bir nebze olsun hafifletmeye çalıştık. Filistin devletinin daha fazla ülke tarafından tanınması için diplomatik alanda yürütülen tüm çabalara hem destek verdik hem de öncülük ettik. İsrail’le ticari işlemleri tamamen durduran tek ülke yine Türkiye olmuştur.”

“KALICI BARIŞA GİDEN YOLUN ÖNÜNÜN AÇILMASI İÇİN YOĞUN GAYRET SARF EDİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca Filistin Serbest Ticaret Anlaşması’nı genişletme müzakerelerini tamamlayarak hem Filistin halkının alınan karardan zarar görmemesini temin ettiklerini hem de kendilerine ilave katkılarda bulunduklarını kaydetti.

Kış mevsiminin bastırmasıyla insani felaketin ağırlaştığı Gazze’de tek bir masumun daha hayattan kopartılmasına tahammülleri olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu anlayışla katliamların bir an önce durması ve kalıcı barışa giden yolun önünün açılması için yoğun gayret sarf ediyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde çok yönlü yürüttüğümüz bu çabalarımızın müspet sonuçlarını görmeyi ümit ediyoruz. Filistin halkıyla dayanışma adına hükümetimizin aldığı bu karara destek veren iş dünyamızın tüm temsilcilerine bir kez daha şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. İçeriden ve dışarıdan gelen bütün eleştirilere rağmen nasıl Suriye’de haklı çıkan biz olduysak Gazze krizinde de tarih haklılığımızı teyit edecek, Türkiye’nin adaletten, barıştan ve merhametten yana olan tavrının isabetli olduğunu görecektir. Allah’ın izniyle bundan en küçük bir şüphe duymadık ve duymuyoruz.”

“ENFLASYONLA MÜCADELE DÜNYADA GEÇEN YILA DAMGASINI VURDU”

Her yıl, bir önceki yılın dış ticaret rakamlarını değerlendirmenin iktidarlarının âdeta bir geleneği hâline geldiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karnemizi önümüze koyduğumuz, başarılarımızın ve eksiklerimizin muhasebesini yaptığımız bu toplantılarımıza büyük önem veriyoruz. Bunu, aynı zamanda halka hesap verme prensibimizin asli bir unsuru olarak görüyoruz. Bu gelenek inşallah bundan sonra da devam edecek” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her yıl artan dış ticaret rakamlarının bir tarafında hükûmetin, diğer tarafında özel sektörün bulunduğunu belirterek fedakârca çalışarak Türk ürünlerini dünyanın dört bir yanına ulaştıran ihracatçıları ve iş dünyasının elçilerini tebrik etti.

“BÖLGEMİZDE YAŞANAN BÜTÜN ZORLUKLARA RAĞMEN TÜRKİYE HEDEFLERİNE DOĞRU EMİN ADIMLARLA İLERLEMEKTEDİR”

2024 yılında Türkiye’nin dış ticaret alanında yakaladığı ivmeyi tüm yönleriyle inceleyeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Dış ticaret rakamlarının objektif değerlendirmesini yaparken şu noktanın gözden ırak tutulmaması gerektiği kanaatindeyim. Türkiye olarak özellikle bölgesel gelişmeler bağlamında belirsizliklerle dolu son derece sancılı ve sarsıntılı bir yıl geçirdik. Karadeniz’den komşularımız olan Rusya-Ukrayna arasındaki savaş, kimi zaman çok tehlikeli boyutlara vararak 2024 yılında da devam etti. Koronavirüs sürecinde geçici denilerek devreye alınan korumacı tedbirler maalesef geçen yıl da küresel ticareti olumsuz etkilemeyi sürdürdü. Tüketim, üretim ve enflasyon gibi temel ekonomik göstergelerde salgınla beraber başlayan bozulmanın üstesinden henüz gelinemedi. Jeopolitik gerilimler, siyasi çalkantılar ve henüz tam istenilen seviyelere gelinemeyen enflasyonla mücadele dünyada geçen yıla damgasını vurdu.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2025 senesinde nispeten daha iyi bir yıl beklenildiğini, 2025’te küresel iktisadi faaliyetin toparlanmakla birlikte salgın öncesi ortalamalarının altında seyredeceğinin anlaşıldığını vurgulayarak, OECD’nin tahminlerine göre dünya ekonomisinin 2024 yılını yüzde 3,2’lik büyümeyle kapatacağının, 2025 yılında ise yüzde 3,3’lük bir büyüme oranına ulaşacağının öngörüldüğüne değindi.

ABD ekonomisinin sırasıyla yüzde 2,8 ve yüzde 2,2 oranında, Avro Bölgesi’nin ise yüzde 0,8 ve yüzde 1,2 oranında büyümesinin beklendiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “En büyük ticaret ortağımız olan Almanya’daki olumsuz görünümün bizim açımızdan Avro Bölgesi için önemli bir risk unsuru teşkil etmektedir. Ama kendimize yeni pazarlar, yeni ticaret ortakları bularak inşallah bu riski de minimize etmeye çalışacağız. Genel tabloya baktığımızda, şunu net bir şekilde görebiliyoruz. Küresel mal ve hizmet ticareti 2025 yılı için olumlu sinyaller vermesine karşın çözüme kavuşturulamayan sıcak çatışmalar ve jeopolitik gerilimler sebebiyle daha tedbirli, temkinli hareket etmemizi elzem kılmaktadır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel ekonomide ve bölgede yaşanan bütün bu zorluklara rağmen Türkiye’nin hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlediğini belirtti.

“İSTİHDAM SON BİR YILDA 1 MİLYON 31 BİN KİŞİ ARTTI”

Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejisiyle yeni başarı hikâyeleri yazmaya devam edeceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu verileri paylaştı: “2024 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 2,1 oranında büyüme kaydeden ekonomimiz tam 17 çeyrektir, kesintisiz büyüyor. Böylece yılın ilk 9 ayında yüzde 3,2 oranında büyüme oranına ulaştık. 2023 yılında 1 trilyon 130 milyar dolar olan ekonomimiz 2024 yılının üçüncü çeyreğinde yıllıklandırılmış olarak 1 trilyon 260 milyar doları buldu. 2023 yılında 13 bin 243 dolar olan kişi başına gelirimizin 2024 yılında 15 bin doları aşmasını, 2025 yılında ise 17 bin dolar seviyesinin üzerine çıkmasını bekliyoruz; nereden nereye. 2025 yılı için net ihracat ve sabit sermaye yatırımlarının da desteğiyle yüzde 4 büyüme oranına ulaşmayı hedefliyoruz. Üretimin güçlü etkilerinin son açıklanan istihdam verilerine de yansıdığını memnuniyetle ifade etmek isterim. İstihdam son bir yılda 1 milyon 31 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin sayısı 2024 yılı ekim ayında 32 milyon 970 bin kişiye ulaşarak tarihin en yüksek seviyesini gördü. Ocak-Ekim 2024 döneminde, işsizlik oranımız ortalama yüzde 8,8 oranıyla son 23 yılın en düşük düzeyine inmiştir. Erkeklerde yüzde 6,6 ile yine işsizlikte tarihimizin en iyi oranını yakaladık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 yılı haziran ayında başlayan ve enflasyonla mücadelede sağlam bir zemin oluşturmayı amaçlayan geçiş sürecinin 2024 yılı haziran ayı itibarıyla sona erdiğini, ikinci aşama olan dezenflasyon sürecinin başladığını dile getirdi.

“2025 YILINDA DA ENFLASYON ORANIMIZ İLAN EDİLEN SEVİYELERDE GERÇEKLEŞECEK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sabah TÜİK tarafından açıklanan 2024 yılına ait enflasyon verilerinin uyguladıkları politikaların doğruluğunu teyit ettiğini belirterek, “Enflasyon aralıkta aylık bazda yüzde 1,03 olurken yıllık bazda yüzde 44,38’e gerilemiştir. Yıllık enflasyon 2023 sonuna göre 20 puan, 2024 Mayıs ayındaki zirve seviyesine göre 31 puan düşmüştür. 2025 yılında da enflasyon oranımız orta vadeli programla ve enflasyon raporunda ilan edilen seviyelerle uyumlu şekilde gerçekleşecektir. Bu umut verici gelişmelerin arkası inşallah gelecek” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, piyasaların hükümete, politikalara, ekonomi programına ve tüm bunlarla birlikte Türk ekonomisinin güçlü potansiyeline güvendiğini vurguladı.

Bu konuda ihracatçıların desteğinin çok kıymetli olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerek ihracatımızı hedeflerimizle uyumlu bir şekilde artırmaya gerekse enflasyonu tekrar tek haneli rakamlara düşürmeye katkıda bulunmak için iş dünyamızın tüm paydaşlarından samimi destek bekliyoruz” diye konuştu.

“İHRACATÇILARIMIZIN MESELELERİYLE İLGİLENDİK”

Türkiye’yi çok farklı seviyeye taşıdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatçılar ve iş insanlarıyla yüzlerce seyahate çıkıp dünyayı adeta karış karış dolaştıklarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gittikleri her yerde Türkiye’nin potansiyelini, gücünü ve imkânlarını devlet adamlarına ve iş dünyasının temsilcilerine birlikte anlattıklarını kaydederek, “Büyük-küçük ayrımı yapmadan ihracatçılarımızın meseleleriyle ilgilendik. Gümrük işlemlerinden vize sorunlarına, alacak tahsilatından serbest ticaret anlaşmalarına kadar her alanda çözümler ürettik. Zorluklarla karşılaşsak da hep yeni yollar, yöntemler ve pazarlar bulduk” diye konuştu.

Afrika ve Latin Amerika açılım politikaları sayesinde Türk iş dünyasının bu coğrafyalarda da engelleri aşarak güçlü varlık göstermeye başladığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün hamdolsun dünyanın her köşesinde ihracattayız. İhracat, Türk ekonomisinin amiral gemisi vasfını hâlen koruyor. Nitekim 2024 yılının ihracat rakamlarına baktığımızda bunu net şekilde görebiliyoruz” ifadesini kullandı.

“2024’TE AVRUPA BİRLİĞİ’NE İHRACATIMIZ YÜZDE 4,2 ARTIŞLA 108,7 MİLYAR DOLARA ULAŞMIŞTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıla ait dış ticaret verilerine değinerek şunları paylaştı: “Öncelikle 2024 yılı aralık ayında ihracatımız yüzde 2,2 artışla 23,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Böylece aralık ayı aylık ihracat rekorunu kırdık. İthalatımız ise yüzde 11,1’lik artışla 32,3 milyar dolar oldu. Yılın tamamında ihracat rakamlarında Cumhuriyet tarihinin rekoruna imza attık. Biraz evvel ifade ettiğim olumsuzluklara rağmen 2024 yılı mal ihracatımız, 2023’e göre yüzde 2,5 oranında artışla 262 milyar dolara çıktı. Ayrıca son 19 ayın 12’sinde o ayın ihracat rekorunu kırdık. 2024 yılı ocak-aralık döneminde 31 ilimiz 1 milyar doların üzerinde ihracat yaparken, 54 ilimiz de ihracatını artırmıştır. En fazla ihracat yapan 5 ilimiz sırasıyla 56,8 milyar dolarla İstanbul, 32 milyar dolarla Kocaeli, 23,8 milyar dolarla İzmir, 18,2 milyar dolarla Bursa ve 13,2 milyar dolarla Tekirdağ’dır. 2024 yılı genelinde ise ithalatımız yüzde 4,9 düşüşle 344,1 milyar dolara inmiştir.”

Geçen yıl dış ticaret dengesinde olumlu kazanımlar elde ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “2023’te 106,3 milyar dolar olan dış ticaret açığını, 2024’te 82,2 milyar dolara kadar indirdik. Yani 2024’te dış ticaret açığını tam 24 milyar dolar düşürdük. 2024’te ihracatın ithalatı karşılama oranı ise 5,5 puan artışla yüzde 76,1’e yükseldi. Bu oran, göreve geldiğimiz 2002 yılında sadece yüzde 50 civarındaydı. 2024 yılında ihracatımızda kıymet bazında artışta öne çıkan ilk üç ülke ise yüzde 22,2 artışla Birleşik Krallık, yüzde 9,9 artışla Amerika Birleşik Devletleri ve yüzde 52’lik artışla Suudi Arabistan olmuştur. 2024 yılında Avrupa Birliği’ne ihracatımız yüzde 4,2 artışla 108,7 milyar dolara ulaşmıştır. Avrupa Birliği’nin son 12 ayda ithalatının yüzde 7,5 gerilediği bir ortamda, ülkemizin bu pazara ihracatının artması çok mühimdir. Ayrıca İslam İşbirliği Teşkilatı üyelerine ihracatımız yüzde 6,1 artarak 70,1 milyar dolara, Türk Devletleri Teşkilatı ülkelerine yüzde 12,9 artışla 11,1 milyar dolara yükselmiştir.”

“EKONOMİMİZ DAHA DENGELİ BÜYÜME TRENDİNDE İLERLEMEKTEDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İhracatın değer bazında en çok arttığı ilk üç fasılaya şöyle bir baktığımızda motorlu kara taşıtlarında yüzde 5,3 artışla 32,5 milyar doları, demir ve çelikte yüzde 15,1 artışla 10,2 milyar doları, elektrikli makine ve cihazlarda yüzde 6,4 artışla 16,4 milyar doları yakaladığımızı görüyoruz” değerlendirmesini yaptı.

Üretimdeki orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürün katkısının altını çizmek istediğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “2024 yılında yüksek teknolojili ürünlerin ihracatı, kıymet bazında tam yüzde 19 oranında artışla 8,8 milyar dolara yükselmiştir. Orta-yüksek teknolojili ürünlerin ihracatı ise yüzde 2,8 artışla 92,4 milyar dolara ulaşmıştır. 2022’de yüzde 36,9 olan orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürün ihracatının payı 2023’te yüzde 40,4’e, bu yıl yüzde 41’e çıkmıştır. Bu durum, ürünlerimizdeki nitelik artışının önemli işaretidir. Döviz ihtiyacımız azalırken makroekonomik istikrarımız güçlenmekte, dolayısıyla ekonomimiz daha dengeli büyüme trendinde ilerlemektedir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracat rakamlarının ülke, millet ve ekonomi için hayırlara vesile olmasını temenni ederek, “Bu başarının altında fabrikalarda alın teri döken işçiden ustabaşına, atölyelerde emek veren çıraktan kalfaya, insanımıza istihdam kapısı olan işveren ve yatırımcıdan ürünlerimizi dünyayla buluşturan ihracatçılarımıza kadar herkesin imzası vardır. Tabii bu rekor ihracat rakamlarına, kadınların yüzde 20’nin üzerinde katkı yaptığını memnuniyetle belirtmek isterim. Başta kadınlar olmak üzere bütün ihracatçılarımızı ve emeği geçen herkesi yürekten tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, mal ihracatı gibi hizmet ihracatında da hedeflerini aşmanın bahtiyarlığını yaşadıklarını söyledi.

“BU BAŞARILAR YALNIZCA BİRER BAŞLANGIÇ NOKTASIDIR”

2024 yılında hizmet ihracatı hedeflerinin 110 milyar dolar olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yılın ilk 10 ayında 97,1 milyar dolar hizmet ihracatına ve 54 milyar dolar hizmet ticareti fazlasına ulaştık. Yıllıklandırılmış olarak bakıldığında, ekim ayı itibarıyla gerçekleştirdiğimiz 112,5 milyar dolar hizmet ihracatı ile hedefimiz olan 110 milyar doların üzerine çıktık” diye konuştu.

Gerek mal ticaretinde gerçekleşen performansın gerekse hizmetlerin güçlü katkısının cari işlemler dengesine olumlu yansıdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Cari işlemler hesabı 5 yıl sonra ilk kez son 5 aydır aylık bazda fazla vermiştir. 2024 yılı sonunda cari işlemler açığının geçen yılki 40,4 milyar dolardan 10-11 milyar dolar seviyesine kadar gerileyeceği anlaşılıyor. Böylece 2024 yılında cari işlemler açığının millî gelire oranının yüzde 1’in altında kalacağına inanıyoruz. Hep söylediğim gibi bu başarılar yalnızca birer başlangıç noktasıdır. Çok daha büyük başarılara ulaşmak için durmadan, yorulmadan, yandık-bittik diyen felaket tellallarına aldırmadan çalışmaya devam edeceğiz.”

“İHRACAT DESTEKLERİNE TAHSİS ETTİĞİMİZ BÜTÇEYİ 2025 YILINDA 33 MİLYAR LİRAYA ÇIKARTIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk ekonomisinin kıvanç kaynağı olan ihracatçıların dün olduğu gibi yarın ve daima yanlarında olacaklarını dile getirerek, “2024 yılında mal ve hizmet ihracatçılarımıza toplam 24,7 milyar lira destek sağladık. İhracat desteklerine tahsis ettiğimiz bütçeyi 2025 yılında 33 milyar liraya çıkartıyoruz” ifadelerini kullandı.

İhracatçıların finansmana erişimini kolaylaştırmak için devletin ilgili tüm kurumlarının ortak çaba harcadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, finansmanda sadece Eximbank’la yetinmediklerini, İhracatı Geliştirme Anonim Şirketiyle önemli bir adım atarken, kefalet sistemiyle de teminat sorununa çözüm getirdiklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Merkez Bankamız finansmana erişimi desteklemek amacıyla reeskont kredilerinin günlük limitini 13 kat artışla 4 milyar liraya çıkardı. Merkez Bankası son 1 yılda 573 milyar liralık reeskont kredisi kullandırdı” dedi.

“DESTEK SÜREÇLERİNİ HIZLANDIRMAYI AMAÇLIYORUZ”

Türkiye’yi daha güçlü, rekabetçi ve sürdürülebilir bir ekonomik yapıya kavuşturmak için yoğun çaba içinde olduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ticaret Bakanlığımızca ‘2025 Yılı İhracat Planı’ çalışmalarını da başlatmış bulunuyoruz. İhracatçılarımızın yurt içi ve yurt dışı fuar katılımlarına yönelik desteklerin kapsamını genişletmeyi, desteklere erişimini kolaylaştırmayı ve destek süreçlerini hızlandırmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.

Sadece 2024 yılının değerlendirmesini yapmadıklarını, aynı zamanda 2025’in de hedeflerini belirlediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Geçtiğimiz sene, 2024 yılı mal ve hizmet ihracatı için sizlere 375 milyar dolar hedefini koymuştum ve hamdolsun size olan güvenimi boşa çıkarmadınız. 2025 yılında mal ve hizmet ihracatı olarak toplamda 390 milyar doları geçeceğimize inanıyorum. Önümüzdeki yıl, hedeflerimizi de aşan bir ihracat rakamına ulaşacağınız konusunda Cumhurbaşkanınız olarak ben sizlere güveniyorum.”

Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat rakamının ülkeye ve millete hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ticaret Bakanlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu ve ticaretin artırılması için özveriyle çalışan herkesi tebrik etti.

Ticaret Bakanı Bolat, 2024 Yılı Dış Ticaret Verilerinin Açıklandığı Programda Konuştu

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye’nin aylık mal ihracatında son 12 ayın 7’sinde Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdığını belirterek, “2024 yılı, mal ve hizmetler dış ticaretinde ve cari işlemler hesabında dengelenme ve istikrar dönemi olmuştur.” dedi.

Bakan Bolat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “2024 Yılı Dış Ticaret Verilerinin Açıklanması Programı”nda yaptığı konuşmada, Kovid-19 sonrası dünya ekonomisinde artan jeopolitik risklerden, tedarik zinciri aksaklıklarından, enerji krizlerinden ve enflasyonist baskılardan bahsetti.
 
Geçen yıl küresel ticarette değişim ve belirsizlik ortamına çok yoğun şekilde şahitlik ettiklerini dile getiren Bolat, “2025 yılı için bir miktar iyileşme tahminleri yapılmakla beraber bu yıl da uluslararası ticaret ve ekonomi üzerinde ciddi belirsizlikler bulunmaktadır.” diye konuştu.

Ticaret Bakanı Bolat, küresel ticaret hacminin 2023’te yüzde 1,1 düştüğünü anımsatarak, Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) göre küresel ticarette 2024’te yüzde 2,7’lik, 2025’te ise yüzde 3’lük artış beklendiğini söyledi.

Avrupa Birliği (AB) pazarındaki talep düşüşünden bahseden Bolat, “Dünya ekonomisindeki bu sıkıntılı süreçlere rağmen Türkiye ekonomisi, Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu doğrultusunda üretmeye, istihdam sağlamaya, Türk mallarını ve hizmetlerini dünyanın dört bir yanına ihraç etmeye devam etmiştir. Bu kapsamda OECD ülkeleri, AB ve dünya ekonomilerine kıyasla ülkemizin olumlu yönde ayrıştığını memnuniyetle görmekteyiz.” ifadelerini kullandı.

“ENFLASYON, 7 AYDA 31 PUANLIK GERİLEME KAYDETTİ”

Bakan Bolat, 2024’ün ilk 9 ayı itibarıyla Türkiye’nin milli gelirinin yıllıklandırılmış olarak 1 trilyon 260 milyar dolara yükseldiğini belirterek, ocak-eylül dönemindeki yüzde 3,2’lik büyümeye net mal ve hizmetler ihracatının katkısının 1,9 puan olduğunu söyledi.
 
Büyümenin yarısından fazlasının net mal ve hizmetler ihracatından geldiğini dile getiren Bolat, “Bugün sabah açıklanan enflasyon oranı da hazirandan bu yana son 7 aydır enflasyonun düşme sürecinin hızla devam ettiğini göstermektedir. 7 ayda 31 puanlık gerileme kaydedilerek enflasyon yüzde 44’e düşmüştür.” şeklinde konuştu.
 
Türkiye’nin ihracatta yakaladığı başarılardan bahseden Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü: “İhracat, sadece bir kelimeden veya döviz geliri kavramından ibaret bir kavram değildir. İhracat, mal ve hizmetler için yatırımını, üretimi, istihdam sağlamayı, döviz geliri kazanmayı, zorunlu ithalat için döviz kaynağı oluşturmayı kapsayan bir ekosistemdir. Bu fonksiyonlarıyla tarım, sanayi, madencilik, hizmetler, enerji, ulaştırma, lojistik, gümrükleme, uluslararası ticaret gibi önemli alanlarla iç içe olan çok önemli faaliyettir. İhracattaki başarı, dış ticaretteki açığı, cari işlemlerdeki açığı dengeleyerek, döviz piyasalarında, finansal alanda ve daha genişçe makro ekonomik istikrara katkı sağlamaktadır.”
 
“İHRACATTA SON 12 AYIN 7’SİNDE CUMHURİYET REKORU KIRDIK”

Ticaret Bakanı Bolat, Türkiye’nin aylık mal ihracatında son 12 ayın 7’sinde Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdığını belirterek, “2002’de yüzde 0,55 olan dünya mal ihracatındaki payımız, 2024 üçüncü çeyreği sonunda yüzde 1,08’e yükselmiştir. Hizmetler ihracatımızı son 12 ayın 11’inde sürekli artırdık. Böylece hizmetler ihracatından aldığımız pay da yüzde 1,35’e yükselmiştir.” dedi.

Cari işlemler dengesinde yaşanan iyileşmeden bahseden Bolat, “2024 yılı, mal ve hizmetler dış ticaretinde ve cari işlemler hesabında dengelenme ve istikrar dönemi olmuştur.” açıklamasında bulundu.

Türk sanayisinin kaliteli ürünlerinin dünya pazarında aranan, beğenilen ve istenilen ürünler olmayı başardığını anlatan Bolat, orta yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payının yüzde 41 olduğunu söyledi.

Ticaret Bakanı Bolat, “180 ülkeye bu yıl 6 milyar 750 milyon dolar ihracat yapmayı başaran savunma sanayisi ürünleri, Türk sanayisinin kalitesinin ve teknolojisinin adeta simgesi olmuştur.” yorumunu yaptı.

“2025’TE 33 MİLYAR LİRALIK DESTEK BÜTÇEMİZ OLACAK”

Bakan Bolat, Ticaret Bakanlığı olarak ihracatçıların finansman sorunlarını çözmek için Türk Eximbank’ın sermayesini 4 kat artırarak 55,3 milyar liraya yükselttiklerini, bankanın bu yıl 48,7 milyar dolarlık destekle ihracatçılar için önemli güç kaynağı olduğunu vurguladı.
 
İhracatı Geliştirme Anonim Şirketi’nin (İGE AŞ) 93,3 milyar liralık ihracat kredisine kefalet sağladığını dile getiren Bolat, son olarak Hazine ve Maliye Bakanlığı ile TCMB’nin desteğiyle ihracat kredilerinin TL bazında maliyetinin 6 puan düşürülerek yüzde 29,93’e indirildiğini anlattı.

Ticaret Bakanı Bolat, ihracata verilen diğer desteklerden de bahsederek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Ticaret Bakanlığı olarak yıllık bütçemizin yaklaşık yüzde 60’ını ihracatçılarımıza destek vermek üzere kullanıyoruz. 2024 yılı için başlangıçta 21,3 milyar lira olarak belirlenen destek miktarına Cumhurbaşkanımızın katkısıyla 3,4 milyar lira eklendi ve destek bütçemiz olarak 24,7 milyar lirayı mal ve hizmet ihracatçılarımızın istifadelerine sunduk. 2025’te inşallah 33 milyar liralık destek bütçemiz olacaktır.”
 
Ticaret Bakanı Bolat, hizmetler ihracatını daha üst seviyelere çıkarmak için verdikleri desteklere değinerek, bugüne kadar yurt dışı müteahhitlik sektörünün 137 ülkede 536 milyar doları aşan 12 bin 462 proje; teknik müşavirlik sektörünün ise 138 ülkede 3,5 milyar doları aşan 2 bin 993 proje üstlendiğini bildirdi.

Bakan Bolat, “Bu yıl 30 milyar dolar müteahhitlikte, teknik müşavirlikte ise 250 milyon dolar değerinde proje hedefliyoruz.” dedi.

“2024’TE YOĞUN TİCARİ DİPLOMASİ FAALİYETLERİ GERÇEKLEŞTİRDİK”

Bakanlığın 2024’te ticari diplomasi faaliyetleri kapsamında çalışmalarını yoğun şekilde sürdürdüğünü belirten Bolat, AB ile Gümrük Birliğini güncelleme müzakerelerinin hızlandığını söyledi.

Geçen yıl 14 ülke ile karma ekonomik komisyon (KEK) toplantısı, 8 ülke ile JETCO toplantısı gerçekleştirdiklerini, 2 ülke ile JETCO protokolü imzaladıklarını dile getiren Bolat, ABD ile uzun süredir yapılmayan Ticaret ve Yatırım Konseyi’nin 11. Dönem Toplantısı’nı düzenlediklerini, serbest ticaret anlaşmaları ve tercihli ticaret anlaşmaları müzakerelerine devam ettiklerini anlattı.

Ticaret Bakanı Bolat, geçen yıl Maldivler ile tercihli ticaret anlaşması imzaladıklarını, Filistin ile imzaladıkları serbest ticaret anlaşmasını genişletme müzakerelerini de tamamladıklarını kaydederek, şu ifadeleri kullandı: “Komşumuz Suriye’nin özgürlüğüne kavuşmasıyla yeni dönemde gerek ticaret gerek yatırım gerek yeniden imar konusunda büyük hamlenin içine gireceğiz. Yeni dönemde gerek serbest ticaret anlaşmamız gerekse gümrük rejimleri olarak hazırlıklarımızı tamamlıyoruz. Suriyeli yetkililerle birlikte çalışarak yeni dönemde Suriye ile ticaret ve yatırım ilişkilerimizi en üst düzeye çıkarmaya çalışacağız.”

Bakan Bolat, İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’da Filistinlilere yönelik uluslararası hukuk ve insan haklarına aykırı yaptığı saldırılar ve soykırım neticesinde Türkiye’nin İsrail ile dış ticaretini 2 Mayıs’ta tamamen durdurduğunu anımsattı.

Bu dönemde Filistin Milli Ekonomi Bakanlığının talebi üzerine bir mekanizma oluşturarak mutabık kalınan ürünler üzerinden Filistin ile olan ihracat ve ithalata müsaade edildiğini vurgulayan Bolat, Filistin’e STA kapsamında 41 tarım ürününde taviz sağlandığını ve hurma kotasının 7 bin tona yükseltildiğini aktardı.

İhracatı artırmak, dış ticaret ve cari işlemler açıklarını azaltmak ve ekonomik büyümeye katkı sağlamak amacıyla çalışmalarını sürdüreceklerini vurgulayan Bolat, “Cumhurbaşkanımızın her defasında vurguladığı üzere; inovasyon, yatırım, üretim, ihracat ve istihdam, önümüzdeki dönemde de temel önceliğimiz olacaktır. Her zaman ihracatçılarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.

TİM Başkanı Mustafa Gültepe: Türkiye 2024’te 262 milyar dolarla ihracatta yeni bir rekora imza attı

2024 yılı ihracat verileri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı toplantıyla İstanbul’da  açıklandı.Geçen yıl 262 milyar dolara ulaşan ihracata en büyük katkıyı yine otomotiv sektörü verdi. Otomotiv 37,2 milyar dolarla ihracat şampiyonu olurken, kimyevi maddeler 30,8 milyar dolarla ikinci, hazır giyim ve konfeksiyon 17,9 milyar dolarla üçüncü sırada yer aldı.

TİM Başkanı Mustafa Gültepe: Enflasyonla hep birlikte mücadele ederken, sanayimizin korunması ve üretim kapasitemizin zarar görmemesi en büyük önceliğimiz olmalı. Hiçbir sektörümüzü, hiçbir ihracatçımızı ayrıştırmadan, değersiz ya da önemsiz görmeden ülkemizin üretim üssü konumunu güçlendirmeliyiz.

Küresel pazarlarda talebin yavaş seyretmesine ve özellikle emek yoğun sektörlerin rekabetçiliğinde yaşanan sorunlara rağmen Türkiye’nin ihracatındaki artış trendi 2024’te de devam etti. 2024 yılında ihracat 2023’e göre yüzde 2,5 artışla 262milyar dolarla yükseldi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; 2024 yılı ihracat verilerini Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun da katıldığı toplantıda açıkladı. 

Toplantıya ev sahipliği yapan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe konuşmasında 2023’ün ardından 2024yılının da ihracatçılar için zor geçtiğinin altını çizdi.

Küresel talebin yavaş seyrettiği bir dönemde özellikle emek yoğun sektörlerin rekabetçiliğinin zayıfladığını hatırlatan Gültepe, şöyle devam etti:

TÜRKİYE’NİN KÜRESEL İHRACATTAKİ PAYI YÜZDE 1,08’E YÜKSELDİ

“TİM ve ihracatçı birlikleri olarak kayıplarımızı telafi etmek için bu yılda yoğun bir heyet programı yaptık.58 ülkeye 135 heyet düzenledik, 350’ye yakın fuara katıldık.Heyetlerimizde 35 bin ikili iş görüşmesi gerçekleştirdik.Düzenlediğimiz heyetlerle dünyanın çevresini 14 kez dolaşacak kadar mesafe kat ettik. 15 bin 106 firmayı ihracat ailemize kattık. Bayrağımızı dünyanın her köşesinde dalgalandırdık.

59 ülkede ihracat rekoru kırdık. Geçen yıl 262 milyar dolara ulaşan ihracata en büyük katkıyı yine otomotiv sektörü verdi. Otomotiv 37,2 milyar dolarla ihracat şampiyonu olurken, kimyevi maddeler 30,8 milyar dolarla ikinci, hazır giyim ve konfeksiyon 17,9 milyar dolarla üçüncü sırada yer aldı. Otomotiv, elektrik ve elektronik, savunma ve havacılık, meyve ve sebze ile kuru meyve mamulleri olmak üzere beş sektörde en yüksek yıllık değerlere ulaştık. Bütün bu çalışmalarla rekabetçilikte yaşadığımız zorluklara, bölgemizdeki çatışma ve istikrarsızlıklara rağmen 262 milyar dolarla ihracata yeni bir rekora imza attık. Hizmet ihracatında ise hedeflerimizi aştık.Küresel mal ihracatındaki payımızı yüzde 1,08’e çıkardık. İhracatçılar olarak her zaman daha iyisini başarabileceğimizi biliyoruz.Bu bilinçten hareketle şimdiden 2025 için 280 milyar dolarlık ihracat hedefimize odaklandık.”

KUR VE ENFLASYONUN DENGELİ GİTMESİ GEREKİYOR

Üretim ve ihracatın Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunun altını çizen Mustafa Gültepe, 2025 ve 2028 hedeflerine ulaşabilmeleri için lokomotifi daha da hızlandırmak durumunda olduklarının altını çizdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “Sizden hızımıza hız katmanızı bekliyoruz, desteğiniz devam ettikçe her hedefe ulaşacağımızı biliyoruz.” diye seslenen Gültepe, şunları söyledi:

“Enflasyonla hep birlikte mücadele ederken, sanayimizin korunması ve üretim kapasitemizin zarar görmemesi en büyük önceliğimiz olmalıdır.Hiçbir sektörümüzü, hiçbir ihracatçımızı ayrıştırmadan, değersiz ya da önemsiz görmeden ülkemizin üretim üssü konumunu güçlendirmeliyiz.Özellikle önde olduğumuz ve dünyaya adımızı duyurduğumuz sektörlerdeki avantajlarımızı kaybetmemeli ve bu avantajları kalıcı hale getirmeliyiz. Cari dengeyi ihracatı daha çok artırarak iyileştirmeliyiz.Son dönemde, ihracatçılarımız rekabetçiliklerini kaybetmeye başladı.Ülkemizde yatırım, üretim ve istihdam ortamını iyileştirerek, yurtdışına giden veya gitmeyi planlayan firmaların önüne geçmeliyiz.Bu noktada, özellikle finansman maliyetlerimizin düşürülmesi,ekonomi programında kur ve enflasyonun dengeli gitmesi, ihracatçılarımıza nefes aldıracaktır.Merkez Bankası aralık ayında faiz indirimiyle ilk adımı attı.Uygun finansman imkânlarının çeşitlendirilmesi için ekonomi yönetimimizin desteklerini bekliyoruz.Yeni asgari ücretle birlikte bin liraya çıkarılan işveren desteği  için şükranlarımızı sunuyoruz.

Öte yandan, KOBİ’lere sağlanacak 2500 liralık desteğin şirket büyüklüğü gözetilmeksizin tüm emek yoğun sektörlere verilmesini zatıalinizden istirham ediyoruz.”

İHRACATÇILARIMIZA YENİ SAHALAR AÇMAK STRATEJİK ÖNCELİĞİMİZ OLMALI

Mustafa Gültepe, Türkiye’nin dünyada en fazla ithalat yapan ilk 10 ülkedeki pazar payının yüzde 0,6 olduğunu hatırlattı. Bu ülke pazarlarından daha fazla pay alabilmek için diplomasinin ve ticaretin imkânlarını daha aktif kullanmak gerektiğini vurgulayan Gültepe, “Gümrük duvarlarının yükseltilmesi ve ticaret savaşları, büyük risk oluşturmaya devam ediyor. İhracatçılarımıza yeni sahalar açmak ve bu risklerin önüne geçmek stratejik önceliğimiz olmalıdır.” diye konuştu.

Mustafa Gültepe, talep ve beklentilerinin karşılanması halinde 2025’i gururla paylaşacakları bir performansla tamamlayacaklarına inandığını sözlerine ekledi. 

gp lastik
    reklam

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP
    gp lastik
    reklam
    reklam