0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

YERLİ MALIN YURDUN MALI (veya TÜRKÜN MALI ) HERKES ONU KULLANMALI.

Bu sloganı belli yaşa erişmiş birçoğumuz hatırlayacaktır. İlkokulda yerli malı haftaları düzenlenirdi. Yerli malı bilinci oluşturulmaya çalışılırdı. Ne yazık ki daha sonraları uzun yıllar bu çalışmalar nedendir bilinmez askıya alınmıştı.

Şimdilerde yeniden ülke bazında yerli malını teşvik çalışmaları başladı. Bu çalışmalar kapsamında İstanbul Ticaret Odası da sorumluluk örneği gösterip bir yerli malı komisyonu oluşturarak katkı verdi. Bende bu komisyonda görev alanlardanım. İlk toplantımızı da 28 MART 2017 de İTO binası, Yasemin salonunda gerçekleştirdik. Komisyona üye olan arkadaşların hepsi tabiri caizse eteklerindeki taşları döktüler. Sorumluluk taşıyan, bu konuda kendini geliştirmiş arkadaşlar ayrı ayrı fikirlerini ortaya koydular.

Yerli malı kelimesinin yerine TÜRKİYE malı yazmanın daha doğru olacağı fikri geldi. Türkiye de yabancı yatırımcılar da var. Bu müteşebbislerin bu ülkede ürettiği mallara ülke isminin yazmalarının uygun olacağı kanaati oluştu. Yerli malı bilincinin gençlere aşılanması doğrultusunda okullarda yerli malları yarışmalarının düzenlemesinin son derece faydalı olacağı fikri benimsendi. (Öncelikle çocukları ve gençleri bilinçlendirme) Yerli malı satan semt pazarları oluşturulması, İTO yerli malı Tırı’nın şehirde dolaştırılması, kamuoyuna mal olmuş ünlü şahsiyetlerin bu konuda konuşturulması, reklamlarda rol verilmesi. Belediyelerimizin bu kampanyaya dahil edilmesi, dünyadaki meşhur marka sahibi insanların ülkemize getirilip konuşturulması, Billboardlarda tanıtımının yapılması, bu konunun tüketiciye iyi anlatılması, yerli üreticiye kalite belgesi verilmesi, (standart oluşturularak) İTO tarafından yerli malı elçileri görevlendirilmesi, yerli malı ürünlere sembol yapmak, logo koymak, %100 yerli olmayan ürünlere de ne kadarı yerli olduğunu belirten ibare yazmak gibi fikirler ortaya atıldı. Ayrıca örneğin, bir mal alırken satıcının Türk malı var, Çin malı var, Amerikan malı var dediğinde hiç araştırmadan Amerikan malı kalitelidir ön yargısı ile hemen onu almaya çalışma olgusunun kırılması gerektiği vurgulandı. Yani yerli malı kullanımının yaygınlaşması için algı probleminin aşılması lazım fikri benimsendi. Ayrıca her ürün dışarıdan ithal edilmemeli. Yerli üretimi olmayan veya yetersizse, yetersiz kısmı kadar ithal edilmeli. Yerli kelimesi yerine milli kelimesinin daha uygun düşeceği, ileri teknoloji içeren yerli mallarına ağırlık verilmesinin önemi de vurgulandı.

Kırgızistan da edindiğim bir bilgi;

-Çin malı ucuz ve kalitesiz, – Alman malı pahalı ve kaliteli, -Türk malı ucuz ve kaliteli

Ø  Avrupa da bir zamanlar Alman malı en kalitesiz olarak bilinirmiş. Şimdilerde en kaliteli duruma geldi. 1960-1970’lerde Japon malı kalitesizdi. Şimdilerde kalitelinin de kalitelisi oldu.

Ø  Kore malı yakına kadar en kalitesiz maldı. Şimdilerde kalite oranı olağanüstü yükseldi.

Ø  Yakın dönemde Çin malı sardı dünyayı. Çin malı kalitesizdir demenin yanlış olduğu da bir ayrı gerçek. Çin her kalitede mal üretiyor. Daha doğrusu parana göre üretim yapıyor. İyi malının etiketine made in Chına yazıyor. İkinci kalite mallara made in PRC yazıyor. Kalitesi düşük ürünlerde hiç bir şey yazmıyor.

Ø  Ayrıca 2007 yılında Hannover fuarında Türkiye partner ülke idi o fuarda. Angela Merkel Almanya’ya yeni başbakan olmuştu. Açılış günü Türk malı HEMA traktöre Merkel’i çıkarışımız ve traktörün üstünden konuşma yapması ve ertesi gün bu fotoğrafı bütün Alman gazetelerinin göbekten yayınlaması aklıma geldi birden. Muhteşem bir gündü bizim için.

Etiketlerimize de made in TURKEY değil TÜRKİYE yazmak çok önemli.

Esnaf bülteni dergisi sahibi Eşref Küçükateş kardeşimin “MİLLİ ve YERLİ ESNAF BULUŞMALARI” adıyla düzenlediği çalışmaları ve toplantıları da her türlü takdire şayan bulduğumu buradan beyan etmek istiyorum.(Bizim bu yerli malı çalışma komisyonu oluşturmamızdan çok, çok önceleri başlattığı)

HÜSEYİN AKARÇEŞME

  İstanbul Ticaret Odası

  81. Doğal ve İşlenmiş Katı Yakıt Meslek Komitesi

  Başkan Vekili ve Meclis Üyesi