Tedavisel Beyin Haritalama ve Nöroteknoloji Derneği’nin yürütücülüğünü üstlendiği, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından desteklenen “Desteğim Seninle Her Yerde Darülaceze Gönüllüler Projesi”nin kapanış programı Darülaceze’de gerçekleştirildi. Üsküdar Üniversitesi ve Darülaceze Başkanlığı’nın paydaş olarak yer aldığı proje kapsamında 6 ay süren eğitim ve atölyelere 60 Darülaceze sakini ve 40 gönüllü öğrenci katıldı.
Projenin kapanış programında konuşan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bu projenin en dikkat çekecek özelliklerinden birisi de pandemi döneminde öğrencilerimiz ile tecrübe sahibi insanların bir araya gelmeleri ve Covid dönemindeki yalnızlığın azaltılması oldu.” dedi. Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ileri yaştaki bireylerin hayat tecrübelerini anlatmaya, genç kuşağın ise bu tecrübelerden faydalanmaya ihtiyacı olduğunu söyledi.
Üsküdar Üniversitesi ve Darülaceze Başkanlığı’nın paydaşları olduğu, Gençlik Projeleri Destek Programı kapsamında Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından desteklenen “Desteğim Seninle Her Yerde Darülaceze Gönüllüler Projesi”nin 6 ay süren atölye ve eğitimleri tamamlandı.
Tedavisel Beyin Haritalama ve Nöroteknoloji Derneği’nin yürütücülüğünü üstlendiği projenin Darülaceze Başkanlığı’nda gerçekleştirilen kapanış programına Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci, Üsküdar Üniversitesi Rektör Danışmanı Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, Proje Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Zeynep Gümüş ve Proje Danışmanı Dr. Öğretim Üyesi Nebiye Yaşar katıldı. Projede yer alan Darülaceze sakinleri ve gönüllü öğrencilerin de katıldığı programda, eğitim ve atölye süreçlerini yansıtan özel film gösterimi yapıldı. Sanat Terapisi Atölyesine de katılan Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, programda konuklara Türk Sanat Müziği dinletisi sundu. Öztürk’ün dinletisi beğeniyle takip edildi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Gençler ve tecrübe sahibi insanlar bir araya geldi”
Desteğim Seninle Her Yerde Darülaceze Gönüllüler Projesi’nin Covid döneminde gerçekleştirilmesinin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Aslında bu proje ile ‘Covid döneminde sosyal proje mi olur?’ diyenlerin kulaklarını çınlatmak istiyorum. Bu projenin en dikkat çekecek özelliklerinden birisi de pandemi döneminde öğrencilerimiz ile tecrübe sahibi güzel insanların bir araya gelmesi ve bir şeyler üretmesi oldu. Aynı zamanda Covid döneminde çekilen büyük yalnızlığı azaltmış olmaları çok kıymetliydi. Hem amaçları hem de iyi zamanlama açısından gerçekten iyi bir fikirdi ve çok isabetli oldu.” dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Gençler ve yaşlıların birbirine ihtiyacı var”
Proje filmini izledikten sonra Darülaceze’yi ve kurucusu Sultan Abdülhamit‘i rahmetle andığını ifade eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, sözlerine şöyle devam etti:
“Genellikle bakıyoruz yeni kuşakta vefa bir semt adı veya bir bozacı adı olarak biliniyor. Ama vefa bir semt adı değilmiş, vefa bir değermiş. Bu değeri yaşatmak isteyen ve bu değeri hayata geçirmek isteyen genç gönüllüler varmış. Her insanın hikayesi de kendisine özel ve o hikayenin hepsi büyük bir tecrübe sonucu ortaya çıkıyor. Gençlerin anlama yaşı ile ileri yaştakilerin anlama yaşı birbirine çok örtüşüyor. Birisi hayat yolculuğuna başlarken yolculuğun başında diğeri hayat tecrübesinden oluşmuş çok ileri bir safhasında. İki tarafın da birbirine ihtiyacı var. Birisinin hayat tecrübesini paylaşmaya ve anlatmaya ihtiyacı var. Mantıksal zeka tekildir, gelenekler çok değişmez ama duygusal zeka çoğuldur ve değişebilir. Bu özelliği duygusal zekayı geliştirmek konusunda ileri yaştaki bireylerden genç yaştakilere çok büyük bir tecrübe aktarımında işe yarıyor. Genç kuşakların da bu tecrübelerden yararlanmaya ihtiyacı var.”
Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci : “Yabancı ülkeler bizi örnek alıyor”
Darülaceze’de insanların birbirlerine kabalık şeklinde değil gönülden destek verdiklerini belirten Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci, “Buradaki manevi atmosfer ve huzur da işte bu gönüllülükten kaynaklanıyor. Bunu başka ülkelerden gelenler de görüyorlar ve keşke bizde de böyle olsa diye açıkça ifade ediyorlar. Pandemiden kısa bir süre önce bir gün Alman heyeti geldi. Başlarında şu an 85 yaşında olan eski emniyet müdürü, eşi ve yanlarında Türk kökenli bir vatandaş vardı. Onların sadece 4 tane endüstri bölgesinde bin 500 yaşlıya hizmet veren huzur evi vardı. Geneline baktığımızda da 235 bin nüfus ve 39 huzur evi olduğunu söylediler. Orası hep bitmiş, çare ve çözüm arıyorlar. Biz de genelde batıyı örnek alırız ama onlar bizlerle iş birliği yapmak istiyorlar. Bizim ilke ve inanç ilkelerimiz bu alanda örnek olmamızı gerektirir ve onlara yardımcı olacağız.” dedi.
Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan: “Gençleri hayata dokunduramıyoruz”
Projenin bir sosyal sorumluluk ve gönüllülük projesi olduğunu belirten Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, “Biz üniversite hocaları açısından da çocuklarımıza yepyeni bir dünyayı tanıtma projesi oldu. Gençleri yetiştirirken eğitim alanında anaokulundan üniversiteye kadar güzel bilgilerle donatıyoruz, onlara kitaplardan öğrendiğimiz ya da yaşadığımız bazı şeyleri aktarmaya çalışıyoruz ama onları hiçbir zaman hayata dokunduramıyoruz. Bu çok ciddi bir problemimiz. Prof. Dr. Nevzat Tarhan hocamız bu konuda çok büyük bir inisiyatif alıyor. Öğrencilerimizin hayata dokunan, hayatın her aşamasında neyin nasıl şekillendiğini, nasıl cereyan ettiğine dair bilgileri içinden alabildiği ortamların yaratılması bizler için çok önemli. Biz bir köprü kurmaya çalıştık.” dedi.
Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Gümüş: “Proje ile gönüllülüğe dikkat çekmek istedik”
Desteğim Seninle Her Yerde Darülaceze Gönüllüler Projesi’nin Koordinatörü Üsküdar Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Zeynep Gümüş, projedeki temel hedeflerinin toplum içerisindeki üniversite öğrencileri ile ileri yaştaki bireyleri bir araya getirerek gönüllülüğe dikkat çekmek olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“Projemiz çeşitli atölyelerimiz ve eğitim modüllerimizden oluştu 60 Darülaceze sakini ile Üsküdar Üniversitesi Psikoloji bölümünden 40 gönüllü öğrencinin katılımı ile 6 ay sürdü. Öncelikle öğrencilerimizi yaşlı bireylerle birlikte olabilmek adına bir ay boyunca çeşitli eğitimlerden geçirdik. Yaşlılığa adaptasyon ve aktif yaşlanma, yaşlılarla iletişim, yaşlılık psikolojisi gibi birçok dersi aldılar. Akademi de atölyelerimiz başladı. Atölyelerimiz, sanat terapisi atölyesi, ileri yaş yazarlar atölyesi, müzik atölyesi ve bir de kısa belgesel çekim atölyesinden oluştu. En fazla ilgi gören atölyelerimizden biri sanat terapisi atölyesiydi ve orada liderlik yapan, bize eşlik eden, muhteşem değişimleri görmemize yardımcı olan Dr. Volkan Demir’e teşekkür ediyoruz. İleri yaş yazarlar atölyesinde ise yaşlı bireylerimizin yaşam öykülerinden, şiirlerinden oluşan çok güzel bir öykü kitabı çıkarttık.”
Dr. Öğr. Üyesi Nebiye Yaşar: “Yaşlı nüfusun toplam nüfusa oranı yüzde 9,5”
Desteğim Seninle Her Yerde Projesi’nin gönüllülük teması üzerine kurulmuş model bir proje olduğunu ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Nebiye Yaşar, “Projeye başlamadan önce istatistiki veriler üzerinde koordinatörümüz Zeynep Gümüş ile çalışmıştık. İstatistiklere göre yaşlı nüfus olarak kabul edilen 65 yaş üzeri, şu an dünyada iki kat artış gösterdi. Özellikle ülkemizde son beş yılda yüzde 22,5 artarak 2020 yılında 7 milyon 953 bin 555 kişi oldu. Yaşlı nüfusun toplam nüfusa oranı yüzde 9,5 ve yaşlı nüfus sıralamasında ülkemiz 167 ülke arasında 66. sırada yer alıyor. İstanbul’da ise 65 yaş üstü 1 milyon 79 bin 196 kişi yaşıyor. Türkiye için bu veri gerçekten üzücü.” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de 1 milyon 478 bin 346 yaşlı birey tek başına yaşıyor. Yaşlı nüfusun oranının en yüksek olduğu il Sinop, en düşük olduğu il ise Şırnak. Yüz yaş üzeri yaşlıların en çok yaşadığı illerden biri de İstanbul’dur. Gerçekten bakıldığında hepimiz biliyoruz ki yaşlılık, yaşamın sorgulandığı ancak öğrenme ve gelişmenin devam ettiği bir dönemdir. İnsanın keşfettiği noktaların en güzel anlayıp aktardığı bir dönem ve yaşlılıkla birlikte elde edilen bütün tecrübeler ancak böyle güzel projelerle aktarılabiliyor ve böyle gönüllü güzel gençlerle de gelecek nesillere aktarılıyor. O halde yaşlılarımız bizim gerçekten değerlerimiz. Değerlerimiz de, kültür varlıklarımız çok geç olmadan böyle güzel ilişkileri projelendirerek böyle güzel ortamları daha da çoğaltmalıyız.”
RÖPORTAJ
4 gün önceSİVİL TOPLUM KURULUŞU
08 Ekim 2024ŞİRKET HABERLERİ
08 Ekim 2024GENEL
08 Ekim 2024GENEL
08 Ekim 2024ŞİRKET HABERLERİ
08 Ekim 2024RÖPORTAJ
08 Ekim 2024